11 Ağustos 2014 Pazartesi

Kılıçdaroğlu neler yaptı? Y-CHP ve Sosyalist Enternasyonal

ender erdemil

http://www.guncelmersin.com/EditorNews.asp?ID=1766 2008 yılında CHP ve Sosyalist Enternasyonal başlıklı yazımı yazdığımda, Baykal, başkan yardımcısı olduğu Sosyalist Enternasyonal’in toplantısına katılmayı reddetmişti. Avrupalı sosyal demokratlar Baykal’a, “Milliyetçi söylemlerden vazgeç, öyle gel demişlerdi.” O da: “Gelmem.” dedi.

Yeni CHP, Sosyalist Enternasyonal’e yeniden kabul edildi. Kılıçdaroğlu da Baykal gibi başkan yardımcısı oldu. Mutlaka gururlanmıştır. Öyle ya yönü Avrupa’ya dönük. (Sırtı da halkına…) Milliyetçilikten, Laiklikten, ulus bütünlüğünü savunmaktan, Cumhuriyetçilikten, halkçılıktan, dış politikada “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesinden tamamen vazgeçmişti. Partiye bu saydıklarıma karşı olanları alıp milletvekili yapmış, çoğunu da Parti Meclisine ve MYK’ya almıştı.
Baykal’ın başaramadığını başarmış mıydı? CHP sosyal demokrat bir parti olmuş muydu? 

Görüntü öyleydi. CHP tabanında Avrupalı sosyal demokratların ne mal olduğunu bilmeyen pek çok kişi sosyal demokrat olduğunu söylüyordu. Bunu söyleyenlerin ezici çoğunluğu da 6 OK’a yürekten bağlıydı. Sosyal demokratlığı solcu olmak bildiklerinden sosyal demokrattılar... Genel merkezlerine de kimi parti içindeki yerini sarsmamak, kimi, AKP’ye karşı durulacağını umarak, kimi de partiyi bölmemek için karşı çıkamıyorlardı. Yoksa Y-CHP’lilerin CHP ilkelerine karşı her çıkışlarında homurdananlar, kızanlar çoğunluktaydı. Üstelik Y-CHP’liler arasında bu işi çok ileriye götürüp, Atatürkçü olan CHP tabanını faşist olmakla suçlayanlar vardı. Yazılarımı izleyenler -son gelişmeler hariç- bunların hepsini yazdığımı bilirler. Bilmeyenlere de Y-CHP’nin ne olduğunu anlamak için daha önce yazdıklarımı okumalarını öneririm.
Sosyalist Enternasyonalin Cape Town’da yapılan toplantısında Kılıçdaroğlu Başkan yardımcılığına seçildi. Gerçek bir sosyal demokrat olduğundan bunu fazlasıyla hak ediyordu (  http://www.guncelmersin.com/EditorNews.asp?ID=1563 )
Toplantılar yapıldı, tartışıldı, sıra geldi sonuç bildirgesine. Sonuç bildirgesinde Avrupalı sosyal demokratlar kimin yanında durduklarını açıkça ortaya koydular. Suriye halkına kan kusturan çapulcuları; Suriye halkı, özgürlük ve demokrasi savaşçıları olarak tanımladılar. Bu çapulcuya verdikleri desteği sürdüreceklerini karar altına aldılar.

Kılıçdaroğlu, Suriye’de savaşan bu “Suriye halkının, bu özgürlük ve demokrasi savaşçılarının” ABD, İsrail, S. Arabistan ve Katar, Türkiye tarafından beslenen, Türkiye’de, ağırlıklı olarak Hatay’da konuşlandırılmış, Libya, Tunus gibi pek çok ülkeden para karşılığı getirilmiş çapulcu sürüsü olduğunu biliyordu. Bu konuyu benim söylediğim gibi olmasa da dile getirdi. Bunları bilen Kılıçdaroğlu, başkan yardımcısı seçildiği Sosyalist Enternasyonal böyle bir kara alırken sus pus oturdu…

Kılıçdaroğlu, bununla da kalmadı. Sonuç bildirgesinde Sosyalist Enternasyonal, Türkiye’deki “Kürt” sorununun İsrail’le Filistin arasındaki soruna benzediğini belirterek; sorunun Birleşmiş Milletler gözetiminde, uluslar arası hukuk kuralları çerçevesinde çözülmesi gerektiğini, bu konu üzerinde çalışmak üzere özel bir komisyon kurulmasını karara bağladı.

Türkiye’nin bölünmesinin önünü açacak bu karar karşısında Kılıçdaroğlu ne yaptı?

Avrupalı dostları ondan ne bekliyorsa onu yaptı. Sus pus oturdu. Sonuç bildirgesine çekincesini bildiren bir şerh bile koymadı.

Sosyalist Enternasyonal Cape Town toplantısı, CHP ile Y-CHP arasındaki farkı bize göstermedi; gözümüze soktu.

Ender Erdemil, 6 Eylül 2012



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder